Üniversitemiz Personel Dairesi Başkanlığı Eğitim Şube Müdürlüğü tarafından akademik ve idari personele yönelik “Dijital Ebeveynlik” konulu hizmet içi eğitim düzenlendi.
Eğitim Şube Müdürü Ayça Tunçay’ın moderatörlüğünü yaptığı çevrim içi eğitim programına konuşmacı olarak Türkiye Maarif Vakfı, Kurumsal İletişim Başkanı Said Ercan katıldı.
Eğitim Şube Müdürü Ayça Tunçay, bu yıl hizmet içi eğitim programlarının 36’ncısını düzenlediklerini söyledi.
Günümüz dünyasında insanların çocuklarını yetiştirmek için çok zorlandığını, dijital dediğimiz bu çağın ebeveynler için bir korku çağı olduğunu vurgulayarak sözlerine başlayan Said Ercan, “Bu zorluğun altından kalkmak için özellikle medya okuryazarlığını yaygın bir şekilde hayata geçirmek çok önemli. Yaşadığımız çağda oyuncağından, oyunundan, reklamından tutun Youtube’daki videolara kadar çocukların psikolojileri alt üst olmuş durumda. Çeşitli sebeplerle internet artık günlük hayatımızın bir parçası oldu Dünya nüfusu şu anda 8.1 milyar, cep telefonu sim kartı sayısı 8.46 milyarı, internet kullanıcı sayısı 5 milyarı, aktif sosyal medya kullanıcı sayısı 4.7 milyarı aşmıştır. Türkiye’de nüfus 85 milyon, sim kart sayısı 81.5 milyon, internet kullanıcısı 71 milyon, aktif sosyal medya kullanıcısı ise 62 milyondur” şeklinde konuştu.
Said Ercan konuşmasına şöyle devam etti: “Çağımız dijital yerliler ve dijital göçmenler olarak iki kavramda değerlendiriliyor. Dijital yerliler kavramı, doğduğu zaman telefon, tablet gibi teknolojik aletlerin olduğu dönemin kişilerinden, dijital göçmenler kavramı ise dijitalin içerisinde doğmamış sonradan dijitalle tanışmış kişilerden söz etmektedir. Bu iki jenerasyonunun davranış kalıpları ve alışkanlıkları birbirinden çok farklı.
Çocuklar bu davranış kalıpları içerisinde nasıl büyüyor diye baktığımızda, çocukların elinden oyuncaklarını, oyunlarını alarak ellerine telefon, tablet verildi. Büyüklerin kendilerinin de çocuklara ayıracak bir vakti de yok artık. O yüzden yaşadığımız çağ tam bir dijital ebeveynlik krizinin yaşandığı bir çağ oldu. En basitinden bir filmde, ilaç kullanımında vs. bir yaş sınır olmasına rağmen çizgi filmlerde böyle bir sınır yok. Oysa her çizgi film her yaş grubuna uygun olmamaktadır. Bu çizgi filmlere maruz kalan çocuklarda garip hareketler gözlemliyoruz. Yine internet ve sosyal medyada çocuklar için zararlı olabilecek içeriklerin yanı sıra sosyal medyada kendine bir etkileşim alanı kuran çocuk gerçek dünya ile iletişimin zamanla kesmekte, iletişim kurmakta zorlanmaktadır.”
Esas meselenin çocuklarımız ve gençlerimizde değer görememe, değersizlik hissinin oluşmasının olduğunu altını çizen Said Ercan, “Konferanslarımızda en fazla karşılaştığımız şikâyet konusu, hocam bize kimse değer vermiyor konusudur. Bu yüzden çocuklarımızla mümkün olduğunca internetsiz vakit geçirerek onları farketmeli, ilgi alanlarını keşfedip sosyal ortamlarda bulunmalarını sağlayarak değer gördüklerini hissettirmeliyiz.” ifadelerini kullandı.
Türkiye Maarif Vakfı Kurumsal İletişim Başkanı Said Ercan, ülkemizde internet, telefon, televizyon, radyo kullanım verileri, ebeveyn iletişim sanatı, çocukların özel hayat alanı, sosyal medyanın olası kötü etkileri, ekransız çocuk aktiviteleri, dünyada ve hakkında katılımcılara sunum eşliğinde detaylı bilgi verdi.
Hizmet içi eğitim programı katılımcı sorularının yanıtlanması ile sona erdi
Eğitim videosu için tıklayınız.
Görüş, istek ve değerlendirmelerinizi bize iletin.