Üniversitemiz Personel Dairesi Başkanlığı Eğitim Şube Müdürlüğü tarafından akademik ve idari personele yönelik “Zaman Yönetiminde Mekân ve Mesai Tanzimi” konulu hizmet içi eğitim programı düzenlendi.

Eğitim Şube Müdürü Aydın Kayaer’in moderatörlüğünü yaptığı çevrimiçi eğitim programında konuşmacı olarak Tarım Orman Bakanlığı Rehberlik ve Teftiş Başkanlığı Başmüfettiş Dr. İsmail Bozkurt yer aldı.

Eğitim programına Rektörümüz Prof. Dr. Musa Yıldız, Genel Sekreter Yardımcısı ve Personel Dairesi Başkanı Mehmet Ali Özkan, akademik ve idari personel katıldı.

Programın açılışında konuşan Rektörümüz Prof. Dr. Musa Yıldız, zamanın yerine konması, saklanılması mümkün olmayan paha biçilmez bir kaynak olduğunu söyleyerek, zamanın yüce Allah’ın bizlere bir lütfu olduğunu belirtti.

“Geçen zamanı asla geri döndüremeyiz, durduramayız, değiştiremez veya uzatamayız. Zaman, kan gibidir yeniden yapılamaz. Sahip olduğumuz zamanı en iyi şekilde değerlendirmeliyiz” diyen Rektörümüz Prof. Dr. Musa Yıldız, şöyle konuştu: “Zaman Yönetiminde Mekân ve Mesai Tanzimi konusunda Dr. İsmail Bozkurt’un bizlere vereceği kıymetli eğitimden hep beraber istifade edeceğiz. Bu programın düzenlenmesine emeği geçen herkese ve değerli hocam Dr. İsmail Bozkurt’a teşekkür ediyorum.”

Tarım Orman Bakanlığı Rehberlik ve Teftiş Başkanlığı Başmüfettiş Dr. İsmail Bozkurt “Zaman Yönetiminde Mekân ve Mesai Tanzimi” konulu sunumunda zamanın yalnızca bizim saatlerimizin gösterdiği bir şey olmadığını ifade etti. İsmail Bozkurt, sözlerine şöyle devam etti: “Kâinatta dünyamızın kapladığı alan bir bakterinin kapladığı alan kadar dahi değil. Buna baktığımızda insan bir hiç. Şu anda kâinatta gördüğümüz bütün bu sistemler hareketli bir sistem. Atomdan gezegene evren hareket halinde. Dünyamız bir saniyede 278 bin km ile hareket ediyor. Bütün bu kâinata sığmayan Allah insanın kalbine sığıyor. Bu vesile ile tüm bunların içinde insan en değerli varlıktır. İnsan yaratılmış varlıkların gözbebeğidir.”

Zamanın insan hayatındaki önemini vurgulayan Dr. İsmail Bozkurt, “zaman bizim hayatımızdır” dedi. Bozkurt, zaman anlayışının bir toplumun yerini belirlediğini ve gelişmişlik seviyesini gösterdiğini vurguladı. Bizde zaman kavramının çok önem arz etmediğini kaydeden Dr. Bozkurt, “Batı’da zaman tükeniyor, bizim içinse zaman geçiyor. Batıda çocuklara Robinson Cruise öğretilirken yani yaşamını idame ettirmenin yolları, biz de ise Alâeddin’in Sihirli Lambası yani lambadan temenni etmek öğretiliyor” diye konuştu.

Çağdaş dünyanın en büyük zaman öldürücüsünün telefon olduğunun altını çizen Dr. İsmail Bozkurt, televizyon, sohbet, ziyaretçiler, yapılan işlerde planın olmaması, zamanında yapılmayan işlerin son dakikaya sıkışması, sistemden dolayı yaşanan tıkanıklar ve hayır diyememenin zaman kayıplarına sebep olduğunu belirterek, şu tavsiyelerde bulundu:

“Bu durumda zamanımızı iyi yönetmek için önce kendimizi iyi yönetmemiz, zamanımızı öldüren alışkanlıklarımızı değiştirmemiz gerekmektedir. Zamanı yönetmek için kendi enerjimizi yönetebiliriz. Fiziki, duygusal, zihinsel ve ruhsal enerjilerimizi pozitif yönde yönetmeliyiz. Ruhsal enerjiyi ayakta tutan ise sevdiğimiz şeyleri yapma veya yaptığımız işleri sevmektir.

Her işi, her şeyi değil, iyi yaptığımız işlerde eser ortaya koymaya çalışmalıyız. Günümüzde birçok insan ne yaptığının, neyi nasıl yaptığının farkında değildir. Öğrenme yönteminin yazarak mı okuyarak mı olduğunun, güçlü yönlerinin, neye evet, neye hayır demesi gerektiğinin farkında değildir. Bunların yanı sıra bireylerin toplum içinde güvenilir olması insan hayatında önemli katkıları olmaktadır.”

Zamanın yanı sıra mekânın tanziminin, düzenli olmasının da son derece önemli olduğuna dikkat çeken Dr. İsmail Bozkurt, şunları ifade etti: “Örneğin düzenli bir dolap, bir masa bize zaman kazandırır. Kısıtlı alan ve zamanı iyi değerlendirmemiz gerekiyor. Mesai tanzimi kavramında ise temelimiz günlük 24 saat olan süremizdir. Kullanılan zamanı artırmak önceliğimiz olmalıdır, bunun içinse insan güne erken başlamalıdır. Bir saat erken kalkmak bile insan hayatında çok bereketli bir fark yaratacaktır. Bu alışkanlıkları kazanmak için hareket tarzımızı değiştirmek gerekiyor. Değişim için hiçbir zaman geç değildir. İnsan isteyince her şeyi yapabilir. Başta söylediğim gibi alışkanlıklarımızı değiştirmemiz gerekiyor, alışkanlıklarımız bizim kimliğimiz. Her gün iki dakikalık bir uğraş bile insan hayatında yılda yüzde 37’lik bir değişime tekabül etmektedir.”

Dr. İsmail Bozkurt’un zamanın evrende tekabül ettiği anlam, insanların hayatını tanzim etmesinde dikkate etmesi gereken hususlar, alışkanlık kazanmada örnek alınması gereken kişiler, konular hakkında detaylı bilgiler aktardığı hizmet içi eğitim programı soru-cevap bölümü ile sona erdi.

Eğitimin videosu için tıklayınız.