Üniversitemiz Personel Dairesi Başkanlığı Eğitim Şube Müdürlüğü tarafından akademik ve idari personele yönelik “Geçmişine Sahip Çıkamayan Geleceğine Güvenle Bakamaz” konulu hizmet içi eğitim düzenlendi.
Eğitim Şube Müdürü Aydın Kayaer’in moderatörlüğünü yaptığı çevrim içi eğitim programına konuşmacı olarak Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı Engelli ve Yaşlı Hizmetleri Genel Müdürlüğü Şube Müdürü Bülent Karakuş katıldı.
Eğitim Şube Müdürü Aydın Kayaer, “Geçmişin değerlerini anıyla yaşayan bir milletin mensubuyuz, zaman su gibi akıp geçerek bizi dijital çağa getirdi. Biz hangi değerlerimizi kaybettik ki, İslam’ın en güzel hediyesi olan birliği, beraberliği, paylaşmayı unuttuk? Geçmiş bizim için ayaklı bir kütüphane” dedi. Kayaer, insanlık bilgisi ve görgüsü ile asırlık çınarlarımızın deneyimlerinin aktarılmasına ihtiyacımız olduğunu söyledi.
Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı Engelli ve Yaşlı Hizmetleri Genel Müdürlüğü Şube Müdürü Bülent Karakuş ise konuşmasına “Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün ‘Bir milletin yaşlı vatandaşlarına ve emeklilerine karşı tutumu; o milletin yaşama kudretinin en önemli kıstasıdır. Mazide muktedirken bütün kudretiyle çalışmış olanlara karşı minnet hissi duymayan bir milletin, istikbale güvenle bakmaya hakkı yoktur’ sözleri ile başladı.
Yaşlılarımıza olan ilgimizin içinde aynı zamanda onlara duyduğumuz saygıyı, sevgiyi barındırdığını ifade eden Bülent Karakuş, yaşlanma sürecinin en son aşamasının yaşlılık olduğunu belirtti. Yaş ve yaşlanmanın farklı kavramlar olduğu üzerinde duran Karakuş, “Yaş biyolojik olarak zamanı belirlerken yaşlanma kişinin fiziki ve ruhsal olarak zamanla değişime uğramasıdır. Yaşlılık ise toplumdan topluma ve sosyolojik olarak değişen bir kavramdır” diye konuştu.
Karakuş, ülkemizin son yıllarda 65 yaş ve üzeri yaşlı nüfus oranının yüzde 9’u aşması sebebi ile şimdiye kadar olduğu gibi genç toplum sınıfından çıkarak artık yaşlı toplum sınıfına girdiğini söyleyerek, 2023 yılı itibari ile yüzde 10 sınırını aşarak çok yaşlı toplumlar sınıfına gireceğimize dikkat çekti.
Ülkemizde engeliler, kadınlar ve çocuklar için yasalarla özel düzenlemeler olmasına rağmen yaşlılar için düzenlenmiş özel yasalar olmadığını belirten Karakuş, sözlerine şöyle devam etti: “Fakat Anayasamızın 61. maddesi ‘Yaşlılar, Devletçe korunur, Yaşlılara Devlet yardımı ve sağlanacak diğer haklar ve kolaylıklar kanunla düzenlenir’ gereği ve özel mevzuatlarla yaşlı vatandaşlarımıza ihtiyaç duyduğu desteği sağlamakla yükümlüdür.
Biz de Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı olarak üzerimize düşen görevleri yerine getirmeye çalışıyoruz. Yaşlılarımızın yaşam kalitelerini iyileştirerek, sağlıklı, bağımsız ve aktif bir hayat geçirmelerini sağlamaya çalışıyoruz. Toplum olarak yaşlılarına değer veren bir toplumuz. Genel kabule göre, sosyal hizmetlerde ana sorumluluk devletindir, bunun yanı sıra belediyeler, sivil toplum kuruluşları ve aileler bu sorumluluklarını yerine getirmektedir.”
Pandemi döneminde dünyadaki Covid-19 ölümlerinin yüzde 34 ila 85 oranında yaşlı bakım evlerinde meydana geldiğine vurgu yapan Karakuş, ülkemizde ise yaşlıların en riskli grup olmasına rağmen personelimizin özverisi ve gayreti ile bu oranın yüzde 4’ün altında kaldığı bilgisini verdi.
Bülent Karakuş, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’nın çalışmaları ile birlikte yaşlılık tanımı, yaşlılık grupları, toplumun yaşlanması, ulusal yaşlı mevzuatı, dünyada yaşlı nüfus, Türkiye’de yaşlı nüfus, yaşlı bağımlılık oranları, yaşlılara sosyal hizmet sunumu ve genel hizmetler konularında sunum eşliğinde katılımcılara detaylı bilgi verdi.
“Geçmişine Sahip Çıkamayan Geleceğine Güvenle Bakamaz” konulu hizmet içi eğitim programı soru-cevap bölümü ile sona erdi.
Haberin videosu için tıklayınız.
Görüş, istek ve değerlendirmelerinizi bize iletin.