Ahmet Yesevi Üniversitesi, Türkoloji Araştırma Enstitüsü tarafından “IX. Uluslararası Türkoloji Kongresi” düzenlendi. Ahmet Yesevi Üniversitesi, Gazi Üniversitesi, İstanbul Üniversitesi ve Anadolu Üniversitesi iş birliğiyle gerçekleştirilen kongre üç gün sürecek. Kongrenin açılış konuşmaları Üniversitemiz Rektörü Prof. Dr. Musa Yıldız’ın yanı sıra Ahmet Yesevi Üniversitesi Mütevelli Heyet Başkanı Prof. Dr. Muhittin Şimşek, Ahmet Yesevi Üniversitesi Rektörü Dr. Janar Temirbekova, Anadolu Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Fuat Erdal, Hoca Ahmet Yesevi Üniversitesi Rektör Vekili Prof. Dr. Cengiz Tomar, İstanbul Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. İlyas Topsakal ve Ahmet Yesevi Üniversitesi Türkoloji Araştırma Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Bülent Bayram tarafından yapıldı.
Kongrenin ilk açılış konuşması Ahmet Yesevi Üniversitesi Türkoloji Araştırma Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Bülent Bayram tarafından gerçekleştirildi. Prof. Dr. Bülent Bayram, konuşmasında kongre hakkında bilgiler verdi. Kongrede 30 oturumda 120 bildiri sunulacağını belirten Prof. Dr. Bülent Bayram, bu bildirilerin Türkoloji çalışmalarına ciddi katkı sunacağını söyledi.
Hoca Ahmet Yesevi Üniversitesi Rektör Vekili Prof. Dr. Cengiz Tomar ise 10’uncu ve 11’inci kongreyi Türkistan’da yapma temennisinde bulundu. Kongreye 7 ülkeden katılım olduğunu söyleyen Prof. Dr. Cengiz Tomar, bildirilerin kitap haline getirileceğini ifade etti. Türkistan’ın manevi başkent olarak ilan edilmesinin Ahmet Yesevi Üniversitesine ciddi sorumluluk yüklediğine değinen Prof. Dr. Cengiz Tomar, Türkistan’ı dünyadaki sayılı merkezlerden biri haline getirmek için çalıştıklarını belirtti. Prof. Dr. Cengiz Tomar, etkinliğin yeni ufuklar açmasını temenni ederek konuşmasını tamamladı.
Prof. Dr. Cengiz Tomar’ın konuşmasının ardından Ahmet Yesevi Üniversitesi Rektörü Dr. Janar Temirbekova’nın konuşmasına geçildi. Dr. Janar Temirbekova, Türkoloji çalışmaları bakımından Türkistan’ın öneminden bahsetti. Kongrenin başarılı bir şekilde geçmesini temenni eden Dr. Janar Temirbekova, katılımcılara teşekkür etti. Dr. Janar Temirbekova, bu kongre aracılığıyla bilim insanlarıyla bir araya gelmekten dolayı mutlu olduğunu söyledi.
Konuşmasına Türkoloji bilimi hakkında bilgiler vererek başlayan İstanbul Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. İlyas Topsakal, bu kongreyle birlikte tarihin tekrar eski topraklarına döndüğünü söyledi. Prof. Dr. İlyas Topsakal, bu kongrenin düzenlenmesinden dolayı Ahmet Yesevi Üniversitesine teşekkür etti.
Anadolu Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Fuat Erdal ise bu kongreye paydaş olmaktan onur duyduğunu ifade etti. Türk medeniyetinin çok eski tarihlere uzandığını anlatan Prof. Dr. Fuat Erdal, bu tür etkinliklerin bu kültür ve medeniyetin gelecek kuşaklara aktarılması bakımından önemli olduğunu belirtti.
Prof. Dr. Fuat Erdal’ın konuşmasının ardından Rektörümüz Prof. Dr. Musa Yıldız’ın konuşmasına geçildi. Prof. Dr. Musa Yıldız, konuşmasına Gazi Üniversitesi olarak, Ahmet Yesevi Üniversitesi Türkoloji Araştırma Enstitüsü tarafından iki yılda bir düzenlenen ve bu yıl da “Türk Kültür ve Medeniyetinin Sürekliliği” temasıyla düzenlenen “IX. Uluslararası Türkoloji Kongresi”ne katılmaktan ve destek vermekten duyduğu memnuniyeti ifade ederek başladı.
Türkoloji çalışmalarına büyük önem verdiklerini söyleyen Prof. Dr. Musa Yıldız, bu çalışmalara yön vermesi ve katkı sunması açısından Yükseköğretim Kurulu Başkanlığı, Yürütme Kurulu kararıyla, 20 Ağustos 2021 tarihinde Türk Dünyası Araştırma ve Uygulama Merkezini (TÜRKDAM) kurduklarını belirtti. Rektörümüz Prof. Dr. Musa Yıldız, “Üniversitemizin kuruluşunun 95. yılı etkinlikleri kapsamında “Köklerimizin İzinde” gibi etkinlikler düzenleyerek Türklüğe, Türklük bilimine hizmet etmiş, Türk dünyasından önemli bir Türkolog, şair, yazar veya bilim insanını, onların çok kıymetli eserlerini, alanın uzman akademisyenleri aracılığıyla yüz yüze ve çevrim içi uygulamalarla gençlerimize anlatıyoruz. Bu anlamda yarın; can Azerbaycan ve tüm Türk dünyasının önemli şairi “Çırpınırdın Karadeniz” şiirinin müellifi, Ahmet Cevat’ı anlatacağız. Yine, 22 Ekim Cuma günü, Türk Dünyasının Öncü Bilim İnsanları Konferans Dizisiyle, Yusuf Has Hacib ve dünya kültür mirasına kaydedilmiş eseri Kutadgu Bilig’i gençlerimizle buluşturacağız” dedi.
Rektörümüz Prof. Dr. Musa Yıldız, kökleri tarihin derinliklerine uzanan Türk kültürünün tüm dünyaya tanıtılmasının, Türk dilinin, edebiyatının, folklor ürünlerinin, gelenek, görenek ve inanç değerlerinin yeni kuşaklara anlatılmasının bu tür faaliyetlerle mümkün olacağını ifade ederek, “Geçtiğimiz günlerde, Gazi Üniversitesi olarak paydaş diğer kurumlarla düzenlediğimiz “Bağımsızlıklarının 30. Yılında, Türk Cumhuriyetleri” bilgi şöleninde de vurguladığım üzere; biz kendi kültürümüze, dilimize, tarihimize, sanatımıza kısacası bizi biz yapan değerlerimize sahip çıkmazsak, bu fırsatı Türk olmayan araştırmacıların, devletlerin eline verirsek; onların bizlere istedikleri istikameti çizecekleri gerçektir. Dolayısıyla; eğer biz gelecekte dünyadaki tüm Türk toplulukları olarak birlik beraberlik içinde, Karabağ savaşında olduğu gibi, acıda, kederde, elemde; mutlulukta, ekonomik ve uluslararası iş birliklerinde hep birlikte “Türk Milleti” olmak; tek yumruk hâlinde hareket etmek istiyorsak; Türklük bilimine, Türkiyat araştırmalarına önem vererek dünyaya örnek bir Türk kültürü tasavvuru oluşturmalıyız. Bu tasavvuru oluşturacak her türlü güç, çok şükür kökleri tarihin derinliklerine uzanan kültürümüzde fazlasıyla mevcuttur. Yeter ki biz, bir olalım, iri olalım, diri olalım” diye konuştu.
Prof. Dr. Musa Yıldız, kongrenin, Türklük bilimine ve Türkoloji alanına katkı sunması temennisiyle konuşmasını tamamladı.
Kongrenin son açılış konuşması Ahmet Yesevi Üniversitesi Mütevelli Heyet Başkanı Prof. Dr. Muhittin Şimşek tarafından yapıldı. Türkistan’ın Türkolojinin merkezi olmasını istediklerini söyleyen Prof. Dr. Muhittin Şimşek, kongrede Türkolojiyi ilgilendiren çok farklı alanlarda bildiriler sunulacağını söyledi.
Açılış konuşmalarının ardından oturumlara geçildi. "Türk Kültür ve Medeniyetinin Sürekliliği" başlığıyla gerçekleşen IX. Uluslararası Türkoloji Kongresi, 7 farklı ülkeden 130 bilim adamının 120 bildirisinin sunulacağı toplam 30 oturum ile üç gün sürecek.
Görüş, istek ve değerlendirmelerinizi bize iletin.