Kuruluşunun 95’inci yılını kutlayan Üniversitemizde “Ahi Evran ve Ahilik Geleneği” adlı etkinlik çevrim içi olarak gerçekleştirildi. Moderatörlüğünü Üniversitemiz Gazi Eğitim Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Nazife Burcu Takıl’ın yaptığı panelde, konuşmacı olarak Eskişehir Osmangazi Üniversitesi Türk Dünyası Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü Prof. Dr. Hilmi Özden yer aldı. Panele; Rektörümüz Prof. Dr. Musa Yıldız, Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Ramazan Bayındır, konuklar ve öğrenciler katıldı.

Programın açılış konuşmasını yapan Rektörümüz Prof. Dr. Musa Yıldız, “Gazi Üniversitesi olarak öğrencilerimizin farkındalığını artırmak, tarihî köklerimizle onları tanıştırmak için bir dizi faaliyet içerisine girdik. Çok çeşitli kapsamlarda konferanslar dizisi başlattık. UNESCO’nun bu yılı başta Hacı Bektâş-ı Velî Yılı, Yunus Emre Yılı ve Ahi Evran Yılı ilan etmesiyle birlikte de bizde bu kapsamlarda faaliyet yapmaya gayret ettik. Aynı zamanda Sayın Cumhurbaşkanımızın kararnamesiyle Ülkemizde UNESCO’nun ilan ettiği bu yıllar, yapılacak faaliyetler kapsamına alındı” dedi.  

Üniversitemizde Hacı Bektâş-ı Velî  ile ilgili bir sempozyum yapıldığını hatırlatan Rektörümüz Prof. Dr. Musa Yıldız, “Aynı zamanda Yunus Emre ile ilgili bir açılış konferansını gerçekleştirdik. Onunla ilgili bu yıl içinde bir uluslararası sempozyum planımız var, çalışmalarımızı yapıyoruz” diye konuştu.

Rektörümüz Prof. Dr. Yıldız, konuşmasını şöyle tamamladı: “Prof. Dr. Hilmi Özden Hocamız, bugün bize Ahi Evran ve Ahilikle ilgili çok değerli bilgiler verecek. Hilmi Hocamız, Ahmet Yesevi geleneğinden gelen değerli büyüklerimizi çeşitli vesilelerle tanıtmaktadır. Ahi Evran, ahiliğin kurucusudur ama biz biliyoruz ki ahiliğin kurucusu Ahi Evran, tarihe her ne kadar kurucu olarak geçse de o Pirî Türkistan Hoca Ahmet Yesevi hazretlerinden bunu öğrenmiştir. Hoca Ahmet Yesevi hayatında meslek edinmeyi ön plana çıkaran, talebelerine önce meslek edinin öyle gelin diyen, kaşık ve kepçe yontarak kendisinin ve çocuklarının geçimini sağlayan bir büyüğümüzdür. Hilmi Özden Hocamıza bize bugün Ahi Evran’ı ve ahiliği anlatacağı için şükranlarımı arz ediyorum.  Ayrıca bu programın organizasyonunda büyük çaba sarf eden Üniversitemizin Eğitim, Öğretim ve Dış İlişkiler Koordinatörü Prof. Dr. İhsan Kalenderoğlu’na ve emeği geçen herkese çok teşekkür ediyorum.”

Rektörümüzden sonra söz alan Prof. Dr. Hilmi Özden, “Kaşgarlı Mahmud gönül, kalp ve aklın  bir bütünlük içinde olduğunu ifade etmiştir. Biz hangi kavramı açıklarsak açıklayalım insanı ve dünyayı anlatırız” dedi.

Ahi Evran’ın, 1171 yılında Azerbaycan’da dünyaya geldiği bilgisini veren Prof. Dr. Hilmi Özden, “Kendisinin 93 yıllık bir ömrü vardı. Ahi Evran, yaşadığı dönemde Hacı Bektaşi Veli ve Mevlana gibi çok önemli insanlarla tanışmıştır” diye konuştu.

Ahi Evran’ın, Türk kültürünü ve Semerkant Medeniyetinin tasavvuf algısını, içinde bulunduğumuz coğrafyaya kadar getirdiğinden söz eden Prof. Dr. Hilmi Özden, konuşmasını şöyle tamamladı: “Yesevilik geleneğinde, insanın boş olması kabul edilen bir tavır değildir. Ahi Evran ahlak kavramını sadece teorik bir şekilde anlatmamış, hayatının tüm zamanlarında uygulamalı olarak da göstermiştir.  Ahiliğin Arapça ahi kelimesinden geldiği söylenir. Türkçedeki anlamı ise yiğitlik ve cömertliktir. Ahi Evran’ın cesareti tartışmasız bir şekilde tarihe geçmiştir. Ahi Evran’ı gerektiği zaman bir siyasetçi, bir filozof, bir esnaf olarak görmekteyiz. İbn-î Sina’nın bazı eserlerini Farsçaya tercüme etmiş aynı zamanda Türkçenin güçlenmesine de katkıda bulunmuştur.”

Program, soru-cevap etkinliği ile sona erdi.